İlkokul yıllarım aklıma geldikçe hep içim ısınır, hüzünlenirim. Hepimiz tek nizam tahta sıralarımıza oturuyoruz. Her dersimize ait rengarenk kaplama kağıtları ile kaplanmış kitaplarımız, defterlerimiz, karşımızda kara tahta ve beyaz tebeşir, ellerimizde tahta kalemlerimiz…. Öğretmenimiz el işi kağıtları ile modeller üzerinden tahta ve tebeşir kullanarak anlatır, anlatır…
Üniversite yıllarımız gelip çatar. Şanslı isek kocaman donanımlardan bir araya gelmiş masaüstü bilgisayarımız vardır. Ödevler disketler aracılığıyla paylaşılır. Mail müthiş bir icattır o yıllar. Anında haberleşiriz. Okullarda tepegözlerde kullanılan asetat kağıtları havalarda uçuşur. İnternet mi? Tabi ki var fakat dakikalarca bağlanmayı beklersiniz.
Yıllar geçer, öğretmen olursunuz. Fakat bir dakika! Tahta kalem, kağıt, tebeşir ile eğitim alan sizin karşınızda şu an internetin içine doğmuş, tüm dünya parmaklarının ucunda olan bir nesil durmaktadır.
Öğretim programınız üç aşağı beş yukarı aynıdır belki ama asla eğitim modeliniz aynı olamaz. ‘’Çıkarın kağıtları, yazılı yapacağım!’’ devri bitmiştir artık. Sizin öğrencilik yıllarınızda bilgisayar çıktısı ödevleriniz kabul edilemez iken öğretmen olduğunuzda ödevlerinizi online teslim alırsınız. Müthiş bir kafa karışıklığı… Müthiş bir adaptasyon sıkıntısı… Müthiş bir kuşak çatışması…
Sakın böyle bir sahnede panik yapmayın. Burada ayak uydurması gereken kişi öğretmendir. Öğretmenin kendini çağa göre editlemesi, geliştirmesi ve dinamizmini kaybetmemesi gerekir ki bu da öğretmenlik mesleğinin tanımında net bir ifade ile yer almaktadır.
Bu bağlamda öğretmen artık teknolojinin öğrencisidir. Tahtalarda çizimler, yazı yazmalar yoktur. Zaten ortada sizin hafızanızdaki gibi geçmişte kalan bir tahta da yoktur. İlk olarak imtihanımız akıllı tahta ile başlar. Akıllı tahta içeriğine ve kullanımına hakim olmamız gerekir. Bu tabi ki yeterli olmayacaktır. İçeriğini de zenginleştirmek ile mükellefsiniz. Peki ama nasıl? İzah etmek gerekirse akıllı tahta içerikleri size sadece zemin oluşturur, ortam hazırlar. Bu durumda web 2.0 araçları kurtarıcınız olacaktır. Örneğin; zihin haritası mı oluşturmak istiyorsunuz? XMind, Mindmeister, IMındMap yararlanabileceğiniz yazılımlar. Online kitap hazırlamak isterseniz; Book Creator, StoryBird, StoryJumper, Ourbox Book Creator yazılımlarından, web sayfası hazırlamak için Google Classroom, ClassDojo dan faydalanabilirsiniz. Eğer bir matematik öğretmeni iseniz Geogebra, Photomath, Equatio; bir İngilizce öğretmeni iseniz Quizlet, Lyrics Trainning işe yarayacaktır. Animasyon tasarlamak için Powtoon, GoAnimate, Imovıe, Animoto ; Kelime Bulutları oluşturmak istiyorsanız mentimeter örnek teşkil edebilecek yazılımlar arasında. Padlet ve Tag Galaxy ‘i digital pano tasarlanmak için, Prezi’yi sunum hazırlamak için, Canva, Glogster ve Thinkglink poster tasarımlarınız için kullanabilirsiniz. Günümüzde hız kazanan sanal gerçeklik adına Google Cardboard ve Google Earth işe yarar yazılımlar. Arttırılmış gerçekliği sınıf ortamına entegre etmek istiyorsanız Elements4D, Vücudumuz4D, SkecthAR’a bakmakta fayda var. Son olarak ölçme değerlendirme kapsamında Polleverywhere, Edpuzzle, Plickers, Kahoot benimde deneyimlediğim yazılımlar arasında. Burada sadece birkaç yazılım örneklerinden bahsettim. Eğitimde teknolojiye konsantre olursanız daha niceleri karşınıza çıkacaktır.
Bu noktada sizde çoklu ortam tasarlamış, günümüz teknoloji çağını yakalamış, öğrencilerinizin algılarına uygun olarak hedef kazanımlara ulaşmış ve memnuniyetle kutsal mesleğinizin keyfine varmış olacaksınız.
asiyekarademir 